HABER49-Doğa tutkunları ve aktivistler, gölde gözlenen su çekilmesini yakından takip ederek, bölgedeki ekosistemin ciddi risk altında olduğunu vurguladı. Van Gölü Aktivistleri Derneği üyeleri, Adilcevaz ilçesi Aydınlar beldesinde bir araya gelerek göldeki kuraklığa dikkat çekti. Arin köyünden başlayarak 15 kilometrelik yürüyüş gerçekleştiren grup, gölde su seviyesinin hızla düşmesinin kuşların yaşam alanlarını tehdit ettiğini ifade etti. Dikkuyruk, uzunbacak, kızılbacak, Van Gölü martısı, angıt ve kılıçgaga gibi nadir türlerin yaşadığı ve ürediği Arin Gölü, son yıllarda hızla azalan su seviyesiyle birlikte ekolojik bir krizle karşı karşıya. Aktivistler, göldeki çekilmenin devam etmesi durumunda önümüzdeki beş yıl içinde Arin Gölü’nün tamamen kuruyabileceğini belirtiyor.
Ekosistem ve Kuş Türleri Üzerindeki Etkisi
Arin Gölü, sadece su kaynakları açısından değil, aynı zamanda ekosistem ve biyolojik çeşitlilik bakımından bölgenin en önemli alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Göl, yüzlerce kuş türünün üreme ve beslenme alanı olarak biliniyor. Van Gölü Aktivistleri Derneği üyeleri, son birkaç yılda gölde yaklaşık 200 metrelik su çekilmesi yaşandığını ve bu durumun hızla devam ettiğini belirtiyor. Gölün kurumasına neden olan faktörler arasında tarımsal sulama, vahşi sulama ve iklim değişikliği etkili oluyor. Aktivistler, gölde yaşanan su çekilmesinin sadece gölü değil, gölde yaşayan canlı türlerini ve bölgedeki ekolojik dengeyi ciddi şekilde tehdit ettiğini vurguladı. Bu durum, yerel ve ulusal çevre politikalarının göl ve çevresi için acilen ele alınması gerektiğini ortaya koyuyor.
Van Gölü ve Bölgedeki Su Krizi
Arin Gölü’ndeki durum, bölgedeki diğer su kaynakları için de uyarı niteliğinde. Aktivist Nusret Altan, Van Gölü’nün de benzer bir tehdit altında olduğunu belirterek, havzada 6 binden fazla su kuyusunun bulunduğunu ve bunun büyük bir su israfı anlamına geldiğini söyledi. Altan, “Arin Gölü’nün kurumasını izlemek çok üzücü. Van Gölü için de aynı sorun mevcut. Eğer bu şekilde devam ederse, bölgedeki göller aynı akıbeti paylaşabilir” ifadelerini kullandı. Bölgedeki su kaynaklarının korunması, hem tarımsal üretim hem de ekolojik denge açısından kritik öneme sahip. Aktivistler, yerel yönetimler ve çevre örgütleriyle iş birliği yaparak göllerin korunması için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
