HABER49-Harik yapımını 1997 yılında Bitlis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Halk Eğitimi Merkezi’nde açılan kurslarda öğrenen Haydar Yılmaz, yaklaşık 28 yıldır bu geleneksel ayakkabının son temsilcisi olarak sanatını yaşatıyor. Zamanla unutulmaya yüz tutan bu zanaat, keçi kılı ve kendirden elde edilen malzemelerle, tamamen el işçiliğiyle hazırlanıyor. Üretimi oldukça zahmetli olan harik ayakkabısı, yaklaşık 4 ila 5 günlük yoğun bir çalışmayla tamamlanıyor. Usta Yılmaz, bu nadide sanatın her aşamasında büyük bir titizlik gösterdiğini ve her çift ayakkabının yaklaşık 2 bin 500 dikişle tamamlandığını belirtiyor. Bugün halk oyunları ekipleri ve koleksiyon severlerin ilgi gösterdiği harik ayakkabıları, geçmişte bölge halkının günlük yaşamının vazgeçilmez bir parçasıydı.
KAYBOLMAYA YÜZ TUTAN BİR SANATI TEK BAŞINA AYAKTA TUTMA ÇABASI
Harik ayakkabıları, geçmişte Bitlis ve çevresindeki halk tarafından gündelik hayatta yaygın olarak kullanılırken, günümüzde yalnızca halk oyunları ekipleri ve yöresel festivallerde süs eşyası ya da nostaljik ürün olarak ilgi görüyor. Bu köklü kültürün yok olmaması için yıllardır büyük mücadele veren Haydar Yılmaz, kurslar ve sergiler düzenleyerek genç nesillere bu sanatı öğretmeye çalışıyor. Ne var ki sanatın zorluğu ve pazar sıkıntısı nedeniyle yetiştirdiği kursiyerlerin mesleğe devam etmediğini üzülerek dile getiriyor. Yılmaz, “Her yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın düzenlediği fuarlara, Bitlis Tanıtım Günleri’ne ve çeşitli metropol şehirlerdeki festivallere katılarak harik sanatını tanıtmaya çalışıyorum,” diyor. Özellikle büyük şehirlerdeki sergilerde yoğun ilgi gördüğünü belirten usta sanatçı, bu ilgiyi Bitlis’e ve gençlere taşımak için elinden gelen gayreti göstermeye devam ediyor. Kısıtlı imkânlara rağmen yılmadan sürdürülen bu emek, Bitlis’in kültürel kimliğini koruma açısından da büyük önem taşıyor.
600 YILLIK MİRASI GELECEK NESİLLERE TAŞIMAK İÇİN KARARLI MÜCADELE
Haydar Yılmaz, sadece geçmişin bir izini taşımakla kalmayıp, aynı zamanda geleceğe aktarmanın da sorumluluğunu üstlendiğini vurguluyor. 28 yıldır aralıksız olarak harik üretmeye devam eden Yılmaz, üretimin 12 aşamada tamamlandığını ve her aşamanın büyük dikkat ve sabır istediğini dile getiriyor. Harik ayakkabılarının yalnızca ayak giyeceği olarak değil, aynı zamanda yöre kültürünü yansıtan, el emeği göz nuru ürünler olduğunu belirten Yılmaz, küçük boyutlarda süs eşyası olarak da harik üretimine başladığını ifade ediyor. Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Halk Eğitimi Merkezlerinin katkılarıyla zaman zaman açılan kurslarla yeni ustalar yetiştirmeye çalışsa da, mesleğin zorlukları ve ekonomik getirisi düşük olması nedeniyle bu uğraşın sürdürülebilirliği risk altında. Haydar Yılmaz, “Bu sanat kaybolmasın, Bitlis’in kültürel mirası yaşasın diye yılmadan çalışmaya devam edeceğim,” diyerek, harik sanatını yaşatma ve tanıtma yolundaki kararlılığını bir kez daha ortaya koyuyor.