HABER49- Gündeme dair kritik değerlendirmelerde bulunan Büyükgümüş, yaklaşan seçimler için teşkilatlara “teyakkuzda olun” çağrısı yaptı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden seçilmesiyle Türkiye’nin hedeflerine daha kararlı şekilde ulaşacağını vurgulayan Büyükgümüş, 2028 ve 2029 seçimlerinin sadece Türkiye için değil, dünya kamuoyu açısından da “büyük ve güçlü Türkiye” idealinin ispatı niteliğinde olduğunu dile getirdi.
Büyükgümüş, “Recep Tayyip Erdoğan’ı bir kez daha cumhurbaşkanı seçerek 2053’ün kapılarını açacağız. Bu, sıradan bir seçim değil; Türkiye’nin yüzyıllık vizyonunu inşa edecek bir kırılma noktasıdır. 2002'de nasıl yola çıktıysak, şimdi de aynı kararlılıkla çalışacağız” diyerek hem parti teşkilatlarına hem de seçmene birlik ve kararlılık mesajı verdi. Erzurum’daki bu toplantı, seçim stratejisinin yerelden genele nasıl yayılacağını göstermesi açısından dikkat çekti.
BÜYÜKGÜMÜŞ’TEN MUHALEFETE SERT ELEŞTİRİ: “SİYASET MİLLETİN UMUDU OLMALI, RANT MÜCADELESİ DEĞİL”
Ahmet Büyükgümüş konuşmasının önemli bir bölümünde muhalefete yüklendi. Özellikle CHP’li bazı belediye başkanlarının parti içi çekişmeler üzerinden siyaset yapmasını sert bir dille eleştirdi. Büyükgümüş, “Ankara’da bir belediye başkanı çıkıp ‘Yemlemediğim için partililer bana karşı’ diyor. Bu zihniyetle ülke yönetilir mi? Bunlar sorun çözmek için değil, milleti bölmek için var” diyerek, muhalefeti halktan kopuk, iç çekişmelerle boğuşan ve vizyonsuz bir yapı olarak niteledi.
Büyükgümüş, CHP içerisindeki yolsuzluk iddialarının bile yine CHP’liler tarafından yargıya taşındığını, ancak bunun araştırılmasının engellenmeye çalışıldığını belirtti. “Yargıdan bile gizlemeye çalıştıkları şeyler var. Ama millet bu oyunları görüyor” diyerek, seçmenin ferasetine güvendiğini söyledi. Ayrıca, AK Parti’nin Türkiye’nin her kesimini kucakladığını ve siyaset anlayışında ayrımcılığa yer olmadığını ifade eden Büyükgümüş, “Bizim salonlarımızda başı açık da var, başı kapalı da. Biz milletiz, biz biriz” vurgusu yaptı.
“TERÖRÜ KAYNAĞINDA BİTİRDİK, ŞİMDİ O KAYNAĞI MİLLETLE BULUŞTURUYORUZ”
Toplantının en dikkat çeken bölümü, “Terörsüz Türkiye” vurgusu oldu. Ahmet Büyükgümüş, Türkiye'nin yıllardır süren terörle mücadelesinde ciddi bir eşik aştığını belirterek, Barış Pınarı ve Zeytin Dalı harekâtlarının bu başarının temelini oluşturduğunu söyledi. “Eskiden sınırlarımızdan teröristler sızardı. Bugün ise onların inlerine kadar giriyoruz. Terör örgütleri artık sahada yok” diyerek, gelinen noktada istihbarat birimlerinin de etkin bir şekilde süreci izlediğini ve kontrol altında tuttuklarını ifade etti.
Büyükgümüş, terörle mücadelenin ekonomik boyutuna da dikkat çekerek, “40 yılda terörün Türkiye’ye maliyeti yaklaşık 2 trilyon dolar. Yani yılda ortalama 50 milyar dolar kaybettik. Bu para şimdi milletin olacak” dedi. Bu dev kaynağın artık esnafa, emekliye, öğrenciye, işçiye yönlendirileceğini belirten Büyükgümüş, bunun siyasi bir vaat değil, uygulamada karşılığı olan bir hedef olduğunun altını çizdi. Gabar ve Şırnak örneklerini veren Büyükgümüş, “Terörün hâkimiyetinde olan bu bölgelerden artık Türkiye’nin petrol ihtiyacının yüzde 10’u karşılanıyor. Bu başlı başına bir devrimdir” dedi.
TÜRKİYE’NİN POTANSİYELİ SERBEST KALIYOR: “ENERJİ VE GÜVENLİKTEN EKONOMİYE YÜKSELİŞ BAŞLIYOR”
Ahmet Büyükgümüş’ün konuşmasındaki en kritik mesajlardan biri de, terör tehdidinin bertaraf edilmesiyle Türkiye’nin kalkınma potansiyelinin serbest kalacağı yönündeydi. Terör nedeniyle yıllarca geri planda kalan bölgelerde artık üretimin başladığını, güvenliğin sağlandığını ve yatırımların geldiğini belirtti. Şırnak’tan çıkan yüksek kalite petrolün sembolik değil, stratejik önemde olduğuna vurgu yaptı.
“Bu sadece bir enerji meselesi değil, bu güvenliğin ekonomiye dönüşmesidir. Şırnak’ta yıllarca kimse yatırım yapmazken şimdi enerji şirketleri sıraya giriyor. Bu dönüşüm, terörle mücadelenin somut kazanımıdır” dedi.
