HABER49-Türkiye’nin çatısı Ağrı Dağı, 3 bin 500 metrede gerçekleştirilen kayak etkinliğiyle hem ekstrem sporlara ev sahipliği yaptı hem de bölge turizmi adına dikkat çekici bir örnek sundu.
Türkiye’nin en yüksek noktası olan ve 5 bin 137 metrelik zirvesiyle heybetli duruşunu koruyan Ağrı Dağı, bu kez farklı bir doğa etkinliğine sahne oldu. Profesyonel dağcıların yanı sıra kayak tutkunlarından oluşan bir grup, yerel rehber Resul Civaş öncülüğünde sabahın erken saatlerinde zorlu bir tırmanışa başladı. Dağın 3 bin 500 metrelik rakımında kısa bir mola veren grup, burada kayak yaparak sıra dışı bir anıya imza attı. Soğuk hava, tipi ve zaman zaman etkisini artıran fırtınaya rağmen geri adım atmayan sporcular, karla kaplı yamaçlarda kayarak unutulmaz bir doğa sporuna tanıklık etti.
Dağın bu yüksekliğinde kayak yapmak hem fiziksel dayanıklılık hem de yüksek irtifaya uyum gerektiriyor. Katılımcılar, bu zorlayıcı koşullarda dahi kar sporlarından vazgeçmeyerek doğayla iç içe olmanın heyecanını yaşadı. Sporcuların kayak sonrası zirve tırmanışına devam etmeleri, doğa sporlarının sınır tanımadığını bir kez daha gösterdi. Özellikle yüksek irtifa sporlarıyla ilgilenenlerin gözdesi haline gelen Ağrı Dağı, ekstrem sporlara elverişli yapısıyla dikkat çekiyor.
Ağrı Dağı Kış Turizmi İçin Yeni Bir Soluk Olabilir mi?
Yerel rehber Resul Civaş, etkinliğin ardından yaptığı açıklamada Ağrı Dağı’nın sunduğu doğal imkanların sadece yaz aylarıyla sınırlı kalmaması gerektiğini ifade etti. Kış ve ilkbahar dönemlerinde dağın farklı kesimlerinde yapılabilecek sportif faaliyetlerin bölge turizmine büyük katkı sağlayabileceğini belirten Civaş, kayak ve dağcılık kombinasyonunun yerli ve yabancı turistler için cazip hale getirilebileceğine dikkat çekti.
Civaş, “Ağrı Dağı, sadece zirve tırmanışıyla değil, aynı zamanda kayak, kamp ve doğa yürüyüşleriyle de büyük bir potansiyele sahip. Özellikle nisan ve mayıs aylarında karın yoğun olduğu yüksek kesimler, kayak sporuna elverişli. Burada gerçekleştirdiğimiz etkinlik, bunun en somut örneği. Eğer altyapı ve tanıtım desteklenirse, bu bölge kış turizmi açısından önemli bir cazibe merkezi olabilir” ifadelerini kullandı.
Ağrı Dağı'nın bu yönüyle öne çıkarılması, hem doğa sporlarına ilgi duyan gençleri bölgeye çekebilir hem de yerel ekonomiye katkı sunabilir. Bölge halkı ve turizm işletmeleri açısından da yeni bir gelir kapısı anlamına gelebilecek bu tarz etkinliklerin artması, Ağrı’nın doğa turizminde marka haline gelmesinin önünü açabilir.