HABER49-18 Ağustos 2025’te yapılan ilk teklif toplama sürecinde en yüksek teklif VakıfBank tarafından 90 bin TL olarak sunuldu. Ancak çalışan temsilcileri bu rakamı kabul etmedi ve ihalenin eylül ayının ortalarına ertelenmesine karar verildi. Adalet Sen’in, çalışanların ekonomik kayıplarını telafi edecek şekilde kişi başı en az 150 bin TL promosyon talebi sürecin en dikkat çekici maddelerinden biri oldu. Bu gelişmeler, hem kamu çalışanlarının mali hakları hem de promosyon pazarlıklarının şeffaf yürütülmesi bakımından gündemdeki yerini koruyor. Peki, Adalet Bakanlığı promosyon anlaşması ne zaman netlik kazanacak?
PROMOSYON SÜRECİNDE KRİTİK TALEPLER VE İLK TEKLİFLER
Adalet Bakanlığı’nın 2025-2028 dönemine ilişkin maaş promosyonu ihalesi, kamu çalışanları arasında büyük bir beklenti oluşturdu. İlk görüşmelerin yapıldığı 18 Ağustos 2025’te bankalar, promosyon tekliflerini sunarken masada yalnızca VakıfBank’ın kaldığı ve 90 bin TL’lik teklif verdiği bildirildi. Çalışanları temsil eden Adalet Sen ise bu teklifin, artan enflasyon ve ekonomik koşullar karşısında yetersiz olduğunu vurguladı. Sendika, promosyon anlaşmasında bankacılık işlemlerinde ücretsiz hizmetlerin devam etmesini, düşük faizli kredi seçeneklerinin sağlanmasını ve yıllık enflasyon farkına göre güncelleme yapılmasını şart koştu. 200 bini aşkın bakanlık personeli, 2022 yılında alınan 25 bin TL’lik promosyonun günümüz koşullarına göre çok düşük kaldığını ve ekonomik kayıpların telafisi için tekliflerin en az 150 bin TL seviyesine çıkması gerektiğini savunuyor. İhalenin ertelenmesiyle birlikte tüm gözler eylül ayı içinde yapılması planlanan yeni görüşmelere çevrilmiş durumda.
ADALET BAKANLIĞI PROMOSYONUNDA BEKLENTİLER VE SÜRECİN SEYRİ
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un, promosyon görüşmelerinin eylül sonuna kadar tamamlanması yönündeki açıklamaları, çalışanların umutlarını artırdı. Sendikanın talepleri arasında yer alan tek seferde ve peşin ödeme, üç yılı aşmayan sözleşme süresi, faizsiz kredi paketleri ve enflasyon farkı uygulaması, görüşmelerin odak noktası oldu. Uzmanlara göre, promosyon anlaşmasının yalnızca maaşlara katkı sağlaması değil, aynı zamanda kamu çalışanlarının finansal haklarını güçlendirecek bir sosyal kazanım olması bekleniyor. Promosyonun üç yıllık dönem için en az 100 bin TL seviyesinden başlaması, sendikaların talebi doğrultusunda ise bu rakamın 150 bin TL ve üzerine çıkması yönünde ciddi bir beklenti var. Sürecin şeffaf ilerlememesi ve belirsizliklerin devam etmesi, çalışanlar arasında tepkiyle karşılanırken, yeni anlaşmanın ekim ayına kadar netleşeceği tahmin ediliyor.
SENDİKAL TEPKİLER VE PROMOSYON TUTARI TALEPLERİ
Büro-İş Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, promosyon sürecinde yaşanan belirsizliklere sert tepki gösterdi. Hamzaçebi, VakıfBank’ın sunduğu 90 bin TL’lik teklifin yetersiz olduğunu belirterek ihalenin iptal edilmemesini ve yenilenmemesini eleştirdi. “Süresi dolan promosyon sözleşmesi, yeni ihale yapılmasına rağmen hâlâ netlik kazanmadı. Maaş ödeme gününe günler kalmışken çalışanlar hâlâ promosyon miktarını bilmiyor” dedi. Hamzaçebi, Birleşik Kamu-İş’in açıkladığı yoksulluk sınırının 88 bin TL’yi aşmasının altını çizerek, promosyonun her yıl için yoksulluk sınırının üzerinde olması gerektiğini vurguladı. Bu çerçevede üç yıllık promosyon için en az 270 bin TL talep ettiklerini ifade eden Hamzaçebi, kamu çalışanlarının maaşlarının gerçek enflasyon oranlarına göre belirlenmesi gerektiğini, aksi halde maaşların alım gücünün giderek eriyeceğini dile getirdi. Bu açıklamalar, kamu çalışanlarının yalnızca promosyon değil, genel ekonomik haklar konusunda da kapsamlı düzenlemelere ihtiyaç duyduğunu gözler önüne seriyor.
