HABER49-1939 Erzincan depreminin yaşayan son tanıklarından Mehmet Güloğlu, 109 yaşında hayata veda etti. Hatıralarıyla hafızalara kazınan Güloğlu’nun cenazesi, Erzincan’da toprağa verildi.
1939 Erzincan depreminin yaşayan son tanıklarından biri olan 109 yaşındaki Mehmet Güloğlu, yaşlılığa bağlı sebeplerle yaşamını yitirdi. Resmi verilere göre, 33 bin kişinin hayatını kaybettiği ve 100 binden fazla kişinin yaralandığı bu büyük deprem felaketinin anılarını hafızasında taşıyan Güloğlu’nun vefatı, döneme tanıklık eden son halkalardan birinin de kopması anlamına geliyor. Hayatının büyük bir bölümünü Erzincan’ın Demirkent Mahallesi’nde geçiren Güloğlu, geçmişte verdiği röportajlarda 1939 depreminin yıkıcı etkilerini ve o günkü çaresizliği dile getirmişti. Onun yaşam öyküsü, yüzyılı aşan bir zamana tanıklık eden bir hafızanın kapanışı oldu.
Güloğlu’nun vefatı, hem ailesi hem de Erzincan halkı için büyük bir üzüntü yarattı. 4 çocuğu ve 15 torunu bulunan Mehmet Güloğlu’nun cenazesi, Fatih Sultan Mehmet Han Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından Demirkent Mezarlığı’na defnedildi. Cenaze törenine katılan aile bireyleri ve mahalle sakinleri, Güloğlu’nun 1939 depreminde yaşadığı zor günleri ve yıllarca bu acıyı hafızasında taşıdığını anlatarak onun hatırasını yaşatacaklarını ifade etti. Mehmet Güloğlu, Erzincan’ın tarihine tanıklık eden son temsilcilerden biri olarak hafızalarda yer edindi.
1939 Erzincan Depremi ve Unutulmayan Anılar
Türkiye’nin en büyük depremlerinden biri olarak tarihe geçen 27 Aralık 1939 Erzincan depremi, 7.9 büyüklüğünde bir felaket olarak kayıtlara geçti. Deprem, o dönemde yaşanan imkânsızlıklar ve hazırlıksızlık nedeniyle büyük yıkımlara ve can kayıplarına yol açtı. Erzincan’ın tamamı adeta haritadan silinirken, dönemin tanıkları bu felaketin izlerini hayatlarının sonuna kadar taşıdı. Mehmet Güloğlu da bu tanıklardan biri olarak hafızasında deprem sırasında yaşanan acıyı, çaresizliği ve umut dolu dayanışmayı hep canlı tuttu.
Geçtiğimiz yıl İhlas Haber Ajansı’na verdiği röportajda, depremin hemen ardından yaşanan kaosu ve yardıma gelen insanları gözleri dolarak anlatan Güloğlu, enkaz altında kalan komşularını, yaralıların feryatlarını ve insanların çaresiz bekleyişlerini aktarmıştı. Bu anlatılar, sadece Erzincan’ın değil, Türkiye’nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesine de önemli katkı sundu. Bugün bile Erzincanlılar için 1939 depremi, şehirlerinin hafızasında derin izler bırakan bir olay olarak önemini koruyor.
Mehmet Güloğlu’nun Hatırası ve Erzincan’ın Unutulmayan Acısı
Mehmet Güloğlu’nun vefatı, 1939 Erzincan depreminin son tanıklıklarının da tarihe karışması anlamına geliyor. Depremden sağ kurtulan son isimlerden biri olan Güloğlu’nun yaşamı, kuşaktan kuşağa aktarılan sözlü tarih ve hafızanın bir parçasıydı. Erzincanlılar, Güloğlu’nun anlattığı hikâyeleri dinlerken, o dönemin zorluklarını ve dayanışma ruhunu birinci elden öğrenme imkânı buluyordu.
Cenazesi Demirkent Mezarlığı’nda toprağa verilen Güloğlu’nun ardından ailesi ve sevenleri, onun hatırasını yaşatmak ve 1939 depreminin derslerini gelecek nesillere aktarmak için kararlı olduklarını dile getirdi. Mehmet Güloğlu’nun hafızasında yer eden o yıkıcı gece, Erzincan’ın tarihinde silinmeyecek kadar derin bir yara olarak kalmaya devam ediyor. Erzincan halkı, bu hatıraları yaşatarak, geçmişin izlerini unutmamayı ve gelecek nesilleri bilinçlendirmeyi görev ediniyor.