Bölge

130 Yıllık Kazı Tarihinin İzleri Aynı Çatıda Buluştu

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan ve yüzyıllardır farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan Ani Ören Yeri’nde yürütülen arkeolojik kazılarda gün yüzüne çıkarılan eserler, Kars Müzesi’nde ziyaretçilerin ilgisine sunuldu.

HABER49-“102. Yılında 102 Sergi, Ani’nin Hikayesi” başlığıyla açılan özel sergi, kentin tarihi mirasına ışık tutarken, kültür ve sanat dünyasında da büyük yankı uyandırdı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müzeler Daire Başkanı Serkan Gedük, Ani Ören Yeri Kazı Başkanı Doç. Dr. Muhammed Arslan, Kültür ve Turizm İl Müdürü Bayram Yığcı ve Müze Müdürü Hakim Aslan’ın katılımıyla gerçekleşen açılış töreni sonrası, 244 eserden oluşan sergi kapılarını sanatseverlere açtı.

Serginin en dikkat çekici yönlerinden biri ise, 1892 yılından bu yana süregelen kazılarda gün ışığına çıkarılan 196 eserin ilk kez halka sunulması oldu. Tarih boyunca “Binbir Kilise Şehri” ve “40 Kapılı Kent” unvanlarıyla anılan Ani’nin saklı kalmış kültür varlıkları, ziyaretçilere adeta zamanda yolculuk fırsatı sunuyor. Bu kapsamda sergiyi gezen vatandaşlar, her biri ayrı bir hikâye barındıran taşınabilir tarihi eserlerle buluşmanın heyecanını yaşıyor.

ANİ’NİN HİKÂYESİ, KARS’TA FARKLI BİR YÜZ KAZANIYOR

Kars’ta açılan bu özel sergi, sadece arkeolojik değerleri sergilemekle kalmıyor, aynı zamanda Ani’nin bilinmeyen yönlerini de gün yüzüne çıkarıyor. Sergide, Ani Ören Yeri’nde yapılan kazılardan elde edilen seramik parçalar, süs eşyaları, yapı kalıntıları ve günlük yaşama dair objelerden oluşan geniş bir koleksiyon yer alıyor. Müzeler Daire Başkanı Serkan Gedük yaptığı açıklamada, sergiyi hayata geçirirken asıl amaçlarının, müze envanterinde yer alan eserleri farklı konseptlerde ziyaretçilere sunmak ve bu eserlerin sakladığı hikâyeleri anlatmak olduğunu belirtti.

Gedük, Kars’ta düzenlenen bu etkinliğin Cumhuriyet’in 102. yılına özel 102 sergi projesi kapsamında gerçekleştirildiğine vurgu yaparak, sergide ilk kez gün yüzüne çıkan eserlerin halkın kültürel belleğine katkı sağlayacağını söyledi. Ziyaretçileri Ani’nin kadim tarihine ve kültürel derinliğine tanıklık etmeye çağıran Gedük, bu tür sergilerin özellikle genç kuşakların tarihi değerlerle bağ kurması açısından son derece önemli olduğuna dikkat çekti.

ANİ’NİN SESSİZ HAZİNELERİ GÜN YÜZÜNE ÇIKIYOR

Ani Ören Yeri Kazı Başkanı Doç. Dr. Muhammed Arslan ise yaptığı değerlendirmede, Ani’nin yalnızca toprak üstündeki anıtsal yapılarıyla değil, aynı zamanda toprak altında saklı kalmış taşınabilir eserleriyle de başlı başına bir dünya olduğunu vurguladı. Arslan, 130 yıllık kazı sürecinde açığa çıkan ve bugün sergilenen eserlerin, Ani’nin kültürel ve tarihsel kimliğine katkıda bulunduğunu belirtti.

Sergide yer alan objelerin, yalnızca estetik değer taşımakla kalmadığını ifade eden Arslan, her bir parçanın Ani halkının günlük yaşamından, inanç dünyasından ve ticari alışkanlıklarından izler taşıdığına dikkat çekti. Bu eserlerin sergilenmesinin, Ani Ören Yeri’nin ulusal ve uluslararası düzeyde daha geniş kitlelerce tanınmasına katkı sunacağını da sözlerine ekledi. Arslan ayrıca, serginin 31 Mayıs 2025 tarihine kadar açık kalacağını ve bu süreçte çok sayıda ziyaretçiyi ağırlamayı planladıklarını duyurdu.